Kayıtlar

Ağustos, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

J. Krishnamurti : Düşünce Ağları / Network of Thought

Resim
TANITIM:  Düşünmek nedir? Düşünmek; belleğin bir yanıtı, bir tepkimesidir. Eğer belleğiniz yoksa düşünmeniz mümkün değildir… Düşünce tüm insanlık için ortak etkenidir. Öyle Doğu düşüncesi ya da Batı düşüncesi yoktur. Yalnızca ortak düşünme kapasitesi vardır. Öyle gözüküyor ki biz düşüncenin, hepimizi bağlayan ortak bir etken olduğunun farkında değiliz. Sizler kendi kapasitenize, enerjinize, deneyiminize ve bilgi birikiminize göre düşünüyorsunuz ve bir başkası da kendi deneyim ve koşullanmalarına göre farklı bir şekilde düşünüyor. Hepimiz bu düşünce ağına yakalanmışız. Biz biyolojik ve fiziksel açıdan programlandığımız gibi zihnen ve aklen de programlandık. Bir bilgisayar gibi programlandığımızın farkına varmalıyız.  YORUMUM Okurken çok dikkat gerektiren bir kitap. Bildiğim şeylerden bahsediyor ama yine de bazı püf noktaları var.  Bazen bir cümle üzerinde durup uzun uzun düşündüğüm oldu.  Gerçekten de düşüncelerimiz nereden geliyor, hiç merak ettiniz mi? Biz yaşadığımız deneyim

Krisztina Toth: Piksel / Pixel

Resim
TANITIM: Krisztina Tóth, modern Macar edebiyatında en çok okunan yazarlar arasında, şimdiden birçok ödül aldı. Diline kolayca alışılıyor, ama hiç sıradan değil. Yalın ve zekice. Tercih ettiği kelimeler ve cümle yapısının birçok duyarlık ve zeka süzgecinden geçtiği hemen anlaşılıyor. Toth'un en önemli yapıtı Piksel'de ilk serüven başın. Ardından bacak, el, kalbin. Vücudun her uzvundan biri var bu kitapta. Farklı öykülermiş gibi görünen bölümler birbirine bağlanıyor, insanlar ve hatta nesneler arasındaki bağlantı usul usul oluşuyor. Bölümlerin her biri başlıbaşına bir piksel karesi. Birkaç adım geri çekilelim. O da ne! Uzaktan bakınca piksel'ler arasındaki ilişki büyüleyici bir bütüne dönüşmüş, öyküler metnin bedenini oluşturmuş! Keyifli okumalar.! YORUMUM Okuduğum ilk Macar yazar galiba. Öyküleri çok ilginç bir şekilde yazmış. Tam bir karakteri betimlemeye başlıyor ve isim veriyor, sonra farklı bir tipe dönüştürüyor. Hikayede sonradan dahil olacak kişi için başta fi

Ayşe Kulin : Geniş Zamanlar

Resim
TANITIM:  Tanrının sonunda bana acıdığını ve yardım etmeye karar verdiğini düşünmem için sebeplerim var. Kocam elini bile sürmüyor bana. Yanıma yaklaşmıyor, yüzüme bakmıyor. Ayrı odalar da yatıyor, karşı karşıya gelmemeye gayret ediyoruz. O sabahın erken saatlerinde, mutfak masasına hazırladığım kahvaltısını tıkınıp çıkıp gittikten sonra, büründüğüm kara çarşafı fırlatıp atıyorum evin bir köşesine. Yatağıma dönüyorum, her bir anını, ellerimi incecik bir ipek üzerinde dolaştırır gibi özenle okşayarak, severek, hasretle titreyerek düşündüğüm on yılıma geri gitmek için. Gözlerimi yumup, yeniden yaşamaya başlıyorum. Geniş Zamanlar, hayatın içinden akan, kendi zamanlarını yaşatan öykülerden oluşuyor.

Antoine De Saint - Exupery: Küçük Prens / The Little Prince

Resim
TANITIM: Eğer biri, milyonlarca gezegen üzerinde tek bir eşi bile olmayan bir çiçeği severse, mutlu olması için o çiçeğe bakması yeter. Benim çiçeğim de işte oralarda bir yerlerde... Ama eğer bir koyun o çiçeği yerse, bu o kişi için tüm yıldızların bir anda sönmesi demektir.                                                                                        YORUMUM Pilot, kişiliğimizi temsil ediyor. Uçaktaki arıza da kişiliğimizdeki arızaya temsilleştirme yapılmış. Çöl, anlamsız bir hayatı temsil ediyor. Küçük Prens, ruhumuzu temsil ediyor. Bir yerde içimizdeki filozof. Kendi iç dünyamızda arayışa çıkıyor ve anlam arıyor. Baobap ağacı, olumsuz duygularımızı temsil ediyor. O yüzden bu duyguların fazla büyümeden temizlenmeli. Ama yine de biraz olsun ortaya çıkmaları için fırsat verilmeli çünkü bazen bir çiçeğe de dönüşebilir. Gezegenler, egonun farklı yönlerini temsil ediyor. Yargılayan tarafımız, kibirli tarafımız, gerçeklerden kaçan tarafımız, yararsız tarafı

Nermin Yıldırım: Dokunmadan

Resim
TANITIM: Adalet, yirmi dokuz yaşında genç bir kadın. Hayata ve insanlara dokunmadan, ne mutlu ne mutsuz, öylesine yaşayıp gitmektedir. Ta ki doktoru, ölümcül bir hastalığa yakalandığını söyleyene dek... Hastalığı için kendini suçlayan Adalet, hayatını didik didik ederek, ilk günahını, masumiyetini kaybettiği ilk gerçek suçunu bulmaya çabalar. Bu uğurda çıktığı yolda kendiyle de, içinde yaşadığı ülkeyle de yeniden tanışacaktır. Dokunmadan, kahramanın hayatı sorguladığı, değişimi yaşadığı ve belki de aşka rastladığı sürükleyici bir yolculuğa davet ediyor okuru.

Konfüçyüs: Hayat Mutsuz Olmak İçin Çok Kısa

Resim
TANITIM: "Hayat, Mutsuz Olmak İçin Çok Kısa", Konfüçyüs'ün sözlerinden özenle derlenmiş bir seçkidir.  "Gerçekten mutlu olabilmek için mutluluğu aramaktan vazgeçin." "Bilge insan için en önemli hazine altın ve elmas değil, dürüstlük ve sadakattir."

Byron Katie Mitchell : Kendisiyle Barışık Bir Zihin / A Mind at Home with Itself: How Asking Four Questions Can Free Your Mind, Open Your Heart, and Turn Your World Around

Resim
TANIRIM:  “Byron Katie, şimdiye kadar karşılaştığım ölü ya da hayatta tüm diğer spiritüel öğretmenlerin hepsinden daha çok ufkumu açtı ve zihnimi iyiden iyiye serbest bıraktı. Kendisiyle Barışık Bir Zihin adlı yeni kitabıyla bizlere insan zihnine dünya ile gerçekten barışık ve kendisiyle baş başa mutlak bir rahatlık içinde olan Katie’nin zihnine bakabilme fırsatını nadide bir hediye olarak sunuyor. Kendisiyle Barışık Bir Zihin kitabını benim gibi olan, yani bir noktada kendi zihninin çok tehlikeli bir bölge olduğunu hisseden herkese tavsiye ederim. Bu kitap hangi düşünce ortaya çıkarsa çıksın kendinizi geceleri tek başınıza o bölgede daha güvende ve daha rahat hissetmenize yardımcı olabilir. Bu da hepimize faydalı olabilecek bir şey.” YORUMUM                                                                            "Yalan Dünyam" olarak özetleyebiliriz. İnsanlar, çevrelerindeki insanları kendi yarattıkları inançları çerçevesinde yargılıyor. Çoğunlukla etrafımızda

Yvonne Sherratt : Hitler' in Filozofları / Hitler's Philosophers

Resim
TANITIM:  Hitler'in dünyayı yönetmek gibi bir hayali vardı ve bunu yalnızca silah zoruyla değil, aynı zamanda zihinsel baskı kurarak başarmak istiyordu. Kendini bir "filozof-lider" olarak gören Hitler, şaşırtıcı biçimde, döneminin birçok aydınının desteğini de almıştı. Yvonne Sherratt, Hitler'in Filozofları'nda, Hitler'in filozoflarla olan ilişkilerini irdeleyerek, Almanya'nın fikir âleminin kalbindeki zulmü, hırsı, şiddeti ve ihaneti su yüzüne çıkarıyor. Uluslararası arşivleri tarayan Sherratt, 1920'li yıllarda bile Hitler'in, aralarında Kant, Nietzsche ve Darwin gibi isimlerin de bulunduğu geçmişin asil düşünürlerini nasıl bayağılaştırdığına dair kanıtları gözler önüne seriyor. 1930'lu yıllara damgasını vurmuş Martin Heidegger, Carl Schmitt ve daha birçok filozofun Nazi rejimine saygınlık kazandırmak adına nasıl canla başla çalışıp katliamlara göz yumduğunu, Theodor Adorno, Hannah Arendt gibi diğer filozofların ise anavata

Paul Lafargue : Tembellik Hakkı / The Right to Be Lazy

Resim
TANITIM: 1848 Çalışma Hakkına İtiraz  Bu kitaba arka kapak yazısı yazmaya üşendik...                                                                                          YORUMUM Ben de üşenip yorum yazmayacaktım ama çalışma hırsı olan insanların okuması gereken bir kitap olduğu için görev gereği yorumladım. Yazar, Karl Marx'ın damadı. 19 y.y.'daki Avrupa'daki işçilerin sefil durumlarının sebeplerini öne sürmüş. Aynı zamanda onlara "Tembellik Hakkı" üzerine olan bulgularını paylaşmış. Ona göre işçilerin üç saat çalışması yeterli. İşçilere nedenlerini açıklıyor. Bu acımasız çarkı sadece onlar durdurabilir. Burjuvanın yanında yer alan din adamlarını da eleştirmiş.  Yazar, eski filozofların düşüncelerden alıntılar yapmış çünkü o dönemdeki insanların her şeyi kendi elleriyle yapması gerekiyormuş ve makinelerin hayalini kuruyorlarmış. Böylece insanlar zamanlarını  Devlet'e ve  dostlarına ayıracaklardır.  Günümüz çalışan insanların ça

Erlend Loe : Doppler / Doppler

Resim
TANITIM:  "Merak uyandıran, huzursuz eden, duygu yüklü bir metin; yazar için yeni bir sanatsal başarı."  -Stein Roll, Adresseavisen- "Loe'nun Naif. Süper'den bu yana yazdığı en iyi kitap."  -Sindre Hovdenak, VG- "Uzun zamandır yayımlanan en komik kitap."  -Michael Nilsen, Politiken- Babam öldü.  Dün bir geyik avladım. Ne diyebilirim. Ya o ya ben, birimiz canından olacaktı. Andreas Doppler: Bir başarı abidesi! İki çocuklu başarılı bir aile babası; başarılı bir tadilattan geçmiş güzel bir evi ve çok başarılı olduğu iyi bir işi var. Bir gün ormanda dolaşırken bisikletten düşüyor. Otların arasında yarı baygın bir halde uzanırken, uzun zamandır hissetmediği bir huzur doluyor içine: Neredeyse hiç tanımadığını fark ettiği babasının ölümü iyiden iyiye içine otururken, yeni banyo için fayans seçimi gibi banal düşüncelerden ve beynini kemiren o anlamsız çocuk şarkılarından kurtuluveriyor.  Birkaç gün sonra işini, evini ve ailesini terk edip ormana taşını

Kazuo Ishiguro : Beni Asla Bırakma / Never Let Me Go

Resim
TANITIM:  Yatılı okul Hailsham'ın öğrencileri, bahçe duvarının arkasındaki karanlık ormandan çok korkarlar. Hafta sonları veya tatillerde evlerine gitmez., Hailsham'dan önceki yaşamlarını hatırlamazlar. Dış dünyayla bağlantıları yoktur. Öğretmenler değil, gözetmenler tarafından eğitilirler. Spor ve sanata büyük önem veren gözetmenler, Hailsham öğrencilerine sürekli özel olduklarını hatırlatır ve bedenlerine çok iyi bakmaları gerektiğini tekrarlar.  Kazuo Ishiguro, yayımlandığı yıl Time tarafından İngilizce yazılmış en iyi 100 roman listesine alınan Beni Asla Bırakma'da, yıkıma götüreceğini bile bile kendi kaderini kabullenenlere odaklanmış görünüyor.                                                                                  YORUMUM   Yazar'a göre, eğer bu klonlar zamanlarının sınırlı olduğunu fark ederlerse, maddi  mal varlıklarıyla veya statüleriyle meşgul olmayacaklarını düşünmüş. Aslında burada Japon kültürünün iz

Gök Türk : Son Çağrı

Resim
TANITIM:  1969'da Neil Armstrong'un Ay'a indiği gibi, Enki adında liderle elli kişilik astronot grubu da günümüzden yaklaşık 445 bin yıl önce Dünya'ya inmişti. Dünya'ya ilk ayak basan kişi olan Enki denize indiği için mitolojide kendisine 'Balık Adam' olarak yer edinmişti. Kendi gezegenleri Nibiru'nun özelliğinden dolayı biyolojik saatlerinin farklı işlemesiyle bizlerden çok daha uzun süreler yaşayabilen bu tür; Muhafızlar, Gözcüler, Neteru, Nefilim, Tanrılar gibi çeşitli isimlerle anılsa da bizler Sümer'den öğrendiğimiz şekliyle "Anunnaki" terimini kullanmayı daha uygun buluyoruz. Anunnakiler göklerdeki uçan araçlarıyla ve astronot kıyafetleriyle kadim çizimlerde hep "Kartal adamlar ya da kanatlı insanlar" olarak yer edinmişlerdir. Bizler bu uçan araçlara UFO diyor olabiliriz ama kadim halklar için bu araçlar tanrıların arabalarıydı.Bu kitap, kadim uygarlıkların tanrıları olarak bilinen başta İnanna olmak üzere Dumuzi,

Ernest Cline : Başlat / Ready Player One

Resim
TANITIM:  Burası Oasis buradan çıkış yok! Yıl 2045 ve dünya çok çirkin bir yer. Uygarlıkları felce uğratan enerji krizi, tam anlamıyla felakete dönüşen iklim değişikliği, kıtlık, yoksulluk, bulaşıcı hastalıklar ve geriye kalan son kaynaklar için süren nükleer savaşlarla cehenneme dönen bir dünya... Ve bu dünyada yaşamak zorunda olan tüm talihsiz insanlar gibi, henüz on sekiz yaşındaki Wade Watts da uyanık olduğu zamanın neredeyse tamamını bir simulasyonun içerisinde geçiriyor. İstediğiniz kişi olabileceğiniz, istediğiniz yerde yaşayabileceğiniz ve istediğiniz şeyleri yapabileceğiniz bir yer olan, insanlığın son vahası, sanal dünya OASIS'te. Ve bir gün OASIS'in yaratıcısı James Halliday ölüyor. Arkasında bıraktığı milyonlarca dolarlık bir servetle. Ancak bir sorun var. Ortada bir varis yok. James Halliday bütün mirasını tek bir kişiye bıraktı. Yarattığı devasa sanal dünya OASIS içinde sakladığı üç anahtarı bulacak olan kişiye. İşte dünya çapındaki kıran kırana mücadele böyle

Hector Garcia & Francesc Miralles: Ikigai (Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam Sırrı) / Ikigai: The Japanese Secret to a Long and Happy Life

Resim
TANITIM: Uluslararası çoksatan bir rehber olan Ikigai’yle her gününüz bir anlam kazansın. Japonlar herkesin bir ikigaisi olduğuna inanır, her sabah yataktan kalkmaları için bir sebepleri vardır. İlham verici ve rahatlatıcı bu kitap sizlere kendi ikigainizi keşfetmeniz için gerekli tüm bilgileri veriyor. Aceleci davranmamanızı, hayat gayenizi keşfetmenizi, ilişkilerinizi canlandırmanızı ve kendinizi tutkularınıza adamanızı sağlıyor. Öyle ya, kim her gününü mutlu yaşamak istemez ki?                                                                                       YORUMUM Kitabı çok beğendim. Çok kolay okunuyor. Ikigai "hep meşgul kalarak mutlu olma" anlamına geliyor. Ayrıca "Yaşlanırken Genç Kalma Sanatı" da deniyor. Japoncada "emeklilik" kelime karşılığı yokmuş.Bir insanın yaşadığı sürece, hayatın içinde olmalı aksi halde yaşayan ölüye dönüşür.  Viktor Frankl' in Logoterapi'sine göre bireyin hayattaki amacını b