Karen Armstrong :Tanrı'nın Tarihi


TANITIM:Semavi Dinlerin 4000 Yıllık Tarihi
Tek bir Tanrı’nın varlığı inancı –Allah, Tanrı, Yahveh– 4000 yıldır sürüyor. Tanrı’nın tarihsel öyküsü, aynı zamanda insanoğlunun mücadele öyküsüne denk düşüyor. Musevilik, Hristiyanlık ve İslamiyet, Tanrı’nın iyi olduğunu iddia ederken, organize din şiddete ve kökü kazınamaz bir önyargıya sık sık katalizör oluyor. Bu müthiş, geniş çaplı ve orijinal inanç serüveninde, Karen Armstrong, toplumların tek Tanrı inancına olan mutlak sadakatini ve bunun yarattığı pek çok çelişkili görüşü inceliyor. Karşılaştırmalı, sıra dışı bir ibadet ve savaş öyküsü olan Tanrı’nın Tarihi bizi hayatımızın en temel gerçeğiyle yüzleştiriyor.Klasik felsefeden Orta Çağ Mistisizmi’ne, Reformasyon’dan Aydınlanma’ya ve modern çağın kuşkuculuğuna, Karen Armstrong’un tek tanrılı dinlerin entelektüel tarihini tek bir ciltte toplamış olması bir mucize gibidir.

 “Binlerce meraklı okuru tatmin edip bilgilendirecek müthiş ve takdire şayan bir eser.”
-The Washington Post Book World-

“Üç büyük dinin karşılaştırmalı tarihini araştırmacı bir şekilde inceleyen bu kitap, dinî düşüncelerin kök saldığı, büyüdüğü ve yeşerdiği sosyopolitik zeminleri korkusuzca aydınlatıyor.”
-Publishers Weekly-

“Nüktedan, bilgilendirici ve düşündürücü: Armstrong karmaşık düşünceleri sadeleştiriyor ama basitleştirmiyor.”
-New York Times Book Review-

“Yalnızca her şeyi bildiğini sananlar Armstrong’un Tanrı arayışından etkilenmeyecektir.”
-Economist-

 “Armstrong, üç büyük dinin değişken Tanrı algısının çok iyi yazılmış bir genel değerlendirmesini sunuyor. Ayrıca epey din tarihi bilgisi de vererek, bu dinlerle ilişkili çeşitli filozoflardan, mutasavvıflardan ve reformculardan bahsediyor.”
-Library Journal-

“Armstrong saygılı bir merak duygusu ve cömert bir ruhla bu eseri kaleme almış. Konu hakkında bilgi sahibi olanların hafızasını tazeliyor ve acemilere yol gösteriyor.”
-Daily Telegraph-

“Armstrong üç tek tanrılı dini tartışırken, aynı zamanda tasavvufa ve din felsefesine de değiniyor. Okunmaya değer ve provokatif olan bu kitap, dinî araştırmalara büyük bir katkıda bulunmakta.”
-Booklist-

“Armstrong, sıra dışı bir araştırmayla, Museviliğin, Hristiyanlığın ve İslamiyet’in, günümüz anlayışına varana kadar gelişimini inceliyor.”
-Kirkus Reviews-

“Armstrong her bir dinin birbirini nasıl etkilediğini ve her birinin nasıl felsefi, politik ve bilimsel gelişmelerden etkilendiğini anlatıyor. Armstrong’un tutkulu, neredeyse heyecan dolu üslubu, hem konunun önemine değiniyor hem de dengeli ve adil.”
-AudioFile-

 “Son derece akıcı bir kitap… Bu soru çok önemli: Tanrı’nın bir geleceği var mı?”
                                    YORUMUM
Tek Tanrılı döneminden önce başlayıp sadece Yahudilik, Hristiyanlık ve Müslümanlık tarihi üzerine durulmuş. Bu dinlerin ortaya çıkışını ve günümüze kadar olan kronolojisini merak edenler bu kitabı okuyabilir. Yazarın bir rahibe olması ve yavaş yavaş din inancını kaybediyor olması ilginizi çekecektir. Objektif bir aktarım olmuş diye düşünüyorum.
Üç dinin de önde giden teologların ve filozofların düşüncelerine tanık olacaksınız. Yunan Filozofları özellikle bu Tanrı arayışında çok etkili olacaktır. 
"Yunan Tanrısı insan aklının bir eseriyken, Kitab-ı Mukaddes'in Tanrısı kendisini ancak vahiy aracılığıyla tanıtmaktadır."
"Felsefe doruk noktasına, Bat'da Avicenna olarak tanınan Ebu Ali İbni Sina (980-1037) ile tanıştı. Akıl insanın en yüce eylemiydi: Tanrısal akıldan bir parçaydı ve dinsel araştırmada elbette açık bir önemi vardı."
"Feylezoflar, mistik deneyim olmadan kendinizi Tanrı'nın varlığı konusunda akılcı yolla ikna etmeniz gerektiğine inanmıyorlardı."
"Tanrı sevgisi sufizmin ayırt edici yanı olmuştur."
"Mesnevi, Müslümanı insan yaşamındaki aşkın boyutu bulmaya ve görüntüler arasından içerdeki saklı gerçekliği görmeye çağırıyordu."
"Kabbalacılar dinsel bilincin yeni diyarını keşfetmek için kendi mitolojilerini yaratmışlardır."
"Desacartes da Tanrı'nın kanıtını insan bilincinde buldu: Kuşku bile kuşkucunun varlığının kanıtı oluyordu!"
"Sabetay Sevi, İzmir'de doğmuştur.Kendisinin çoktandır beklenen Mesih olduğuna inanmıştı."
"19.YY, Ludwig Feuerbach, Karl Marx, Charles Darwin, Friedrich Nietzsche ve Sigmund Freud'un, içinde Tanrının olmadığı gerçekliğin felsefi ve bilimsel yorumlarını geliştirdikleri yüzyıldı."

                                                                   Sevgilerle,Aygül Demir

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Herkese Merhaba!

Gabriel Garcia Marquez: Kırmızı Pazartesi / The Red Monday

Silvia Federici: Caliban ve Cadı Kadınlar, Beden ve İlksel Birikim