Marjane Satrapi : Persepolis / The Complete Persepolis


TANITIM:
 İran’daki devrimin ülkeye ve insanlarına yaşattıkları, küçük bir kızın yetişkinliğe giden yolda deneyimledikleriyle iç içe geçiyor. Persepolis, Marjane Satrapi’nin kaleminden hem bir dönemi anlatan hem de zamanın çok ötesine giden bir çizgi roman.
 Şah rejiminin düşürülmesi, İslam Devrimi’nin zaferi ve İran-Irak savaşının yıkıcı etkileri altında yaşama tutunmaya çalışan bir halk resmediliyor Persepolis’te. Siyasi baskının, radikal dinciliğin ve savaşın nelere mal olabileceği, sevincin ve gözyaşının birbirine karıştığı hikâyelerle anlatılıyor.
 Dünya çapında yankı uyandıran, animasyon filme uyarlanan ve pek çok ödüle layık görülen Persepolis, karanlığa karşı birlik olmanın önemini anlamamızı sağlıyor. Ve hayatın her şeye rağmen devam ettiğini…



                                                                                    YORUMUM

"Bambu Kültür Evi"nin kitap kulübünün tavsiyesi üzerine kitabı okudum. İran'da gelişen olayları karikatürle anlatılması çok ilginçti. Bir kız çocuğun gözüyle oradaki gelişen olayları daha basit bir şekilde kavrıyorsunuz. Kendi yaşına göre anlatılanları ve yaşadığı olayları anlatıyor. Marjane,  Şah Dönemi'nden başlayıp yakın tarihe kadar olaylara tanıklık ediyor. Kendine göre çıkarımlarda bulunuyor. Günlük hayattaki yaşam tarzının nasıl yavaş yavaş değiştiğini görüyoruz. Her ne kadar karşı koymaya çalışsalar da  bağnazlık galip geliyor ve ailesi onu Viyana'ya okumaya göndermek zorunda kalıyor. Marjane o zaman sadece 14 yaşında. Başka kültürde kendini bulma yolunda deneyimler yaşıyor ama genellikle hüsrana uğruyor. Hiçbir yere ait olamamak duygusunu çok iyi hissettim. Kültür şoku yaşamak nasıl bir şey olduğunu çok iyi biliyorum.
Kendi ülkesine dönünce ve ailesi ile birlikte olunca her şeyin yoluna gireceğini düşünüyor ama artık orada da uyum sağlamakta güçlük çekiyor. Yaptığı yorumlar veya davranışlar çok garip karşılanıyor. 
Kitabı tavsiye ediyorum. Filmi de var.
"Halkın yarısının cahil olduğu bir ülkede insanları Marks'ın etrafında toplayamazsın. Onları bir araya getirecek tek şey milliyetçilik kavramı veya din ahlakıdır..."
"Böylece, kadınların potansiyel tecavüzcülerden korumak için türban takmanın zorunlu hale getirildiğini duyurdular."
"Sadece yaşadığımız talihsizlikler tahammül edilebilir olduğu sürece kendimiz için üzülebiliriz. Tahammül sınırını aşınca, katlanılmaz olana katlanabilmek için halimize güleriz."
"Daha çok zaman geçtikçe, ülkemizin resmi imajıyla insanların yaşantıları arasında büyük bir fark olduğunun bilincine vardım. Duvarlar ardında hayat bambaşkaydı."

                                                                          Sevgilerle, Aygül Demir 

                                                                                                        MY REVIEW

I read a book on the advice of the book club of "Bamboo Culture House". It was very interesting to read the developments in Iran in cartoon. A girl's eye catches up with the developments happening there in a simpler way. She tells what happened there according to her age. Marjane witnesses events from the Shah period to the near past. She has her own implications. We see how the everyday lifestyle changes gradually. Even if they try to resist, bigotry prevails and her family has to send her for education to Vienna. Marjane is only 14 years old. She has experiences of finding herself in other cultures, but she is often frustrated. The feeling of not belonging to any where is very familiar to me. I know very well what it is like to experience a culture shock. 
She thinks that when she goes back to her own country and being with her family, everything will go the way but now she has  difficulties in adapting at home too.  Her comments or behaviors are very strange to her on people. 
I recommend the book. There's a movie. 

"You can not gather people around Marx in a country where half the people are ignorant. The only thing that will bring them together is the concept of nationalism or religious morality ... "
"Thus, they declare that wearing headscarves is necessary to protect women from potential rape victims."
"We can only be sorry for ourselves as long as the misfortunes that we live in are tolerable. As we exceed the limit of tolerance, we are in a hurry to endure the unbearable. "
"As time went by, I became aware that the official image of my country has a big difference  with its people's experiences. Life behind the walls was different."


                                                                           Sincerely,Aygül Demir

Persepolis Poster

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Herkese Merhaba!

Serpil Ciritçi : Kuantumun Gücü

Silvia Federici: Caliban ve Cadı Kadınlar, Beden ve İlksel Birikim