Georgi Gospodinov: Hüznün Fiziği/ The Physics of Sorrow


TANITIM:
“Ben geçmiş satın alan bir kişiyim. Öykü tüccarı. Başkaları çay, kişniş, çek senet, altın saat, toprak ticareti yapar. Ben geziyorum ve toptan geçmiş satın alıyorum. Bana ne derseniz deyin, ne isim verirseniz verin. Elinde toprak olanlara ‘toprak sahibi’ derler, ben zaman sahibiyim, başkalarına ait zamanın sahibiyim, başkalarına ait öykülerin ve geçmişin sahibiyim. Dürüst bir alıcıyım, fiyatı asla düşürmeye çalışmam.” Bulgar yazar Georgi Gospodinov’un dönemden döneme, hikâyeden hikâyeye atlayarak ince ince kurduğu bir labirent-roman Hüznün Fiziği. Romanın anlatıcısı, başkalarının zihinlerine nüfuz edip onların yaşadıklarını yaşayabilen, hayat denen labirentte kaybolmuş, kendini kaybedip başkalarında bulmuş bir adam. Onun hikâyesinin iç içe geçmiş koridorlarında dolaşırken biz de kaybolup kendimizi onda buluyoruz – zira anlattıkları öylesine samimi, öylesine duygulu, hüzünlü, komik, derin, dokunaklı…


YORUMUM

Bulgaristan'dan Türkiye'ye 16 yaşında  geldim. Gospodinov'tan  13 yaş küçüğüm.  30 yıl sonra Bulgar bir yazarın kitabını okumak benim için güzel bir deneyim oldu. Bu kitap Gospodinov'un ikinci kitabı. Yazarın kendi çocukluğunda paylaştığı hikayeler beni çocukluğuma götürdü. 
Yazarın kuantum fiziğine gönderme yaparak ailedeki diğer erkeklerin hayatlarına zamanda yolculuk yapar gibi onların yaşadıklarını aktarıyor. Bu hikayeler yer yer hüzünlüydü ama bazı yerler de beni gülümsetti. Yazar, objektif  bir dille onları aktarmış. Minotor'la kendisini özdeştirmiş . O da küçükken yalnız kalmış ve kendisini hayatın labirentinde bulmaya çalışmış. Hayatında fark ettiği şeylerle sanki çıkmaza girmiş. Kızından bahsederken geçmiş zaman kullanıyor. Başlangıç: "Babam ve dinozorlar aynı anda yok oldu..."  Bu cümle ile hikayeye geri dönersek bana göre yazar bir yas sürecinde ve ölümü alt etmek için gelecek nesil için "kapsül" hazırlıyor.  Kitapta mitoloji, felsefe, psikoloji, tarih ,özellikle Bulgaristan'ın sosyal ve siyasi tarihini biraz da olsa görme fırsatı bulacaksınız. Kapaktaki görsel Picasso'ya ait "Minotorların Kralı". Bir röportajında bu kitapta bahsederken "belirsizliği" vurgulamaya çalıştığını söylüyor. Labirenti o yüzden kullanmış ,çünkü o da hayat gibi sizi nereye götürecek bilemiyorsunuz. Diğer örnekte kuantum fiziğine gönderme yapmış, aynı zamanda iki yerde bulunmak gibi. O yüzden hikayelerini yarım bırakmış, sizin devamını getirmeniz için. Hikaye doğru bir çizgide ilerlemiyor çünkü ona göre zaman kavramı  doğrusal bir çizgi değil. Yazar kendini hikaye tüccarı gibi lense etmiş. Aslında ne kadar doğru, bir hikaye çıkması için hayatınızdaki insanların hikayeleri sizi beslemesi lazım. Tecrübeler bizim hayal gücümüzü güçlendiriyor. Zevkle okuduğum bir kitap oldu. 

"Minotor da yeraltı labirentinin karanlığında gizlidir. Zaman orada akmadığı için o daima çocuk kalır."
"Aklımdan geçeni bir hayvan yapar mı? En sevdiğin hayvanın kürküne gir ve öğren. Eğer bunu o yapmıyorsa sen de yapma, yoksa ölümcül bir günah işlersin."
"Arıların roman yazmadığını örneğin nereden biliyoruz? Tek bir bal peteğini bile okuduk mu?"
"Hüznün, tıpkı gazlar ve buharlar gibi, kendine ait bir hacmi ve şekli yoktur, içinde bulunduğu kabın veya alanın şeklini ve hacmini alır."

                                 Sevgilerle, @kitapdiari


MY REVIEW

I come from Bulgaria to Turkey 16 years old. I'm 13 years younger than Gospodinov. After 30 years, it was a nice experience for me to read a Bulgarian author's book. This is Gospodinov's second book. The stories the author shared in his childhood led me to my childhood. As for other subjects at the book,  the author tells about  quantum physics and conveys the experiences of other men in the family as they travel in time. Some of these stories were sad  but someof them made me smile. The author wrote them in an objective language. He identified himself with the Minator. He was alone when he was a kid and tried to find himself in the maze of life. It's as if he had deadlocked because of things he realized in his life. He's using the past tense when he talks about his girl. Beginning: "My father and dinosaurs disappeared at the same time ..." Returning to the story with this sentence, I think the author is in the process of mourning preparing a capsule for the next generation to overcome death. 
In the book you will have the opportunity to nurture mythology, philosophy, psychology, history, especially the social and political history of Bulgaria. In the book you will have the opportunity to see some of the mythology, philosophy, psychology, history, especially the social and political history of Bulgaria. 
Image on the cover is "King of Minotos" by Picasso. 
In an interview, he says that he tries to emphasize "uncertainty" in this book. That's why he used the labyrinth, because you don't know where it's gonna take you like life. In the other example, he refers to quantum physics, as being in two places at the same time. That's why he leaves half his stories  for you to continue. The story in the book doesn't go in a right line because according to him, the concept of time is not a linear line. The author himself launched as a story merchant. In fact that is true, in order for a story to come out, the stories of the people in your life must feed you. Experience strengthens our imagination. It was a book I read with pleasure.

"The Minotor is also hidden in the darkness of the underground maze. He is always a child because the time does not flow there."
I should think   does  an animal do what I do? Get in the fur of your favorite animal and find out. If it doesn't do it, you don't do it, or you'll commit a deadly sin. "
"How do we know that bees don't write a novel? Have we even read a single honeycomb?"
"The sadness, like gases and vapors, does not have its own volume and shape, it takes the shape and the volume of the container or space it is in."

                                    Sincerely, @kitapdiari

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Herkese Merhaba!

Gabriel Garcia Marquez: Kırmızı Pazartesi / The Red Monday

Silvia Federici: Caliban ve Cadı Kadınlar, Beden ve İlksel Birikim