Kayıtlar

Buket Uzuner: Uyumsuz Defne Kaman'in Maceralar; Hava (3. Kitap)

Resim
TANITIM: Gazeteci Defne Kaman hakkında ‘Neden Nükleer Enerji Değil?” yazısı nedeniyle soruşturma açılmıştır. Duruşmanın yapıldığı Kayseri’de Defne Kaman’a Türkiye’nin önemli çevre hukukçuları, gazeteciler, çevre ve hayvan hakları aktivistleri, STK temsilcileri destek vermektedir. Kayseri’ye 13. yüzyılda hastaları müzikle tedavi eden bir şifahâne ve dünyanın ilk tıp okullarından birini yaptırtan Selçuklu kadın sultanı Gevher Nesibe’nin şehrin merkezindeki büstü gazeteci Defne Kaman şehre geldiği gün gizemli bir şekilde kaybolur. Duruşma sabahı yaşanan bir sürpriz gelişme sonrası bu kez Defne Kaman ortadan kaybolur. Gazeteci kadının Kapadokya’da bir sıcak hava balonunda görüldüğü haberi üzerine tüm dostları onu aramaya giderler. Buket Uzuner, iklim değişikliğinin neden olduğu tabiat felaketlerinin sürdürülebilir temiz enerji çözümleriyle engelleneceğini savunan, hayvan, çocuk, kadın ve çevre hakları destekçisi kadın gazeteci Defne Kaman karakteriyle edebiyata bir iz düşüyor. ...

Richard Bach : Martı Jonathan Livingston / Jonathan Livingston Seagull

Resim
TANITIM: Durgun denizin minik dalgacıkları üzerinde, güneşin altın gibi ışıldadığı pırıl pırıl bir sabahtı. Sahilden bir mil uzaklıkta, denizi kucaklarcasına ilerleyen bir balıkçı teknesi, martılara kahvaltı zamanının geldiğini haber veriyordu. Binlerce martı, bir lokma yiyecek için mücadeleye girişmişti bile. İşte zor bir gün daha başlıyordu.

Margaret Atwood : Damızlık Kızın Öyküsü / The Handmaid's Tale

Resim
TANITIM: Hiç kimsenin yüreği mükemmel değildir. “Biz iki bacaklı rahimleriz, hepsi bu.” Kadın, “bunaltıcı düşlerden uyandığı” bir sabah, hiçliğe dönüşmüş olarak buldu kendini. Artık bir adı yoktu, düşüncesi, benliği, arzusu yoktu ama bir rahmi vardı. Yaşamını kolonilere sürülmeden, öldürülmeden, Damızlık Kız olarak sürdürmesini sağlayan rahmi. Artık âşık olmayacaktı, sevmeyecekti, onaylanmış bir dilin ötesine geçmeyecekti. Duvarlara asılmış sıra sıra cesetler, tek gerçeğin savaş ve üreme olduğunu hatırlatıyordu. Özgürlük hatırlanmayacak kadar uzaktaydı… YORUMUM Kitap, modern dünya için bir distopya olabilir ama bana göre dünyanın bazı bölgerinde bu hikaye bir kadının yaşantısından bir kesit olarak da görülebilir.  Amerika'da yeni bir ülke rejimi kuruluyor,Gilead Cumhuriyeti. Önceki rejimin politikalarının yanlışlarını yine kadınlara yüklüyorlar. Erkeklerin yönetimindeki yapılan yanlışların bedelini kadınlara yüklüyorlar. Ve ne yazık ki de bu acımasızlığın lider...

Karin Boye : Kallocain

Resim
TANITIM: "Kallocain", İsveç edebiyatının önemli isimlerinden Karin Boye’un yazdığı 1940 tarihli bir distopya. İdealist bilim adamı Leo Kall'ın gözünden anlatılan hikâye, totaliter bir dünya devletinin tasvirini sunuyor okuyucusuna. Kall, düşüncenin gizliliğini reddeden ve birey olarak insanın “devlet organizmasında mutlu, sağlıklı bir hücreye” dönüşmesini hedefleyen bir ilacı, Kallocain’i icat eder. Bir nevi doğruluk serumu olan bu ilaç, enjekte edildiği kişinin, bilincini yitirmeden kendine dahi itiraf edemediği gerçekleri söylemesini sağlar. Böylelikle “Düzen” olarak adlandırılan devlette insanlar düşünceleri ile yargılanabilir hale gelir. Ağır gözetim altında ve yasal belirsizlik içerisinde olan bir toplumun fertleri arasındaki ilişkilerin ön plana çıkarıldığı bu romanda; totaliter bir devlette benlik kavramı, hayatın anlamı ve sevginin gücü temalarına odaklanılıyor. “Düşünce ve duygular, söz ve eylemlere sebep olur. Öyleyse bu düşünce ve duygula...

Serpil Ciritçi : Kuantumun Gücü

Resim
TANITIM: Sonunda oldu.  Dünyanın bir yerinde, bir insan daha şu anda yeni bir bilince uyandı. Hemen şimdi bir ışık gördü ve bu ışığı izleyip kendi karanlığından çıktığında hiç bilmediği bir boyuta girecek. Sevinç denen, kendini sevmek denen bir boyuta. Yarın yeni bir sabaha uyanacak. Daha güçlü… Neşeli… Mutlu… Sonunda oldu. Bazı kitaplar vardır, yıllar içinde dönüp dolaşıp tekrar okundukları için aslında hiç bitmezler. Tam ihtiyacınız olduğu anda hayatınıza bir mucize gibi girer ve bir daha asla çıkmazlar. Bu kitap da hayatınıza, baharla gelen bir esinti gibi karışacak ve kendinize verdiğiniz en güzel hediye olarak başköşenizdeki yerini alacak. A'dan Z'ye Kuantum Felsefesini ve bu konunun kapsadığı her başlığı belli bir sıralamaya göre okuyacak ve kitabı bitirdiğinizde kafanızdaki tüm dağınık bilgileri netleştirerek puzzle'daki en büyük parçayı yerine yerleştirmiş olacaksınız. Bilimin açıkladığı gerçeklerden yola çıkarak bilginin felsefeye, felsefenin spiritü...

Serhat Yabancı : Unutmak mı Affetmek?

Resim
TANITIM: Arkadaşlıktan flört ve evliliğe uzanan yolda tüm ilişkilerin arkasında yatan dinamikleri ele alan Unutmak mı Affetmek mi? bir başucu kitabı... Hiç başlamadan biten flörtlerin yorgunu musun? Yoksa yalnızlığa yenik düşüp, kaderci şarkılarla mı teselli buluyorsun? İlişki ve evlilik danışmanı Serhat Yabancı,  “Kendi değerimizi artırmayı ‘başkası üzerinden’ sağlamaya çalıştığımız sürece hem ilişkimizi tüketecek hem de içimizdeki derin acıya çare bulamayacağız,”  diyor. Oysa kişi kendi potansiyelini bilir, hislerini ve bakış açısını değiştirirse sorunlarını da rahatça çözebilir. • Aşkı yanlış insanlarla yaşamaktan bıktım! • Onu nasıl tanıyabilirim? • Ayrıldığım sevgilimi Instagram’dan sileyim mi? • Evlenirsem tüm sıkıntılarım biter mi? • Eşimi değiştirmek mümkün mü? • Aşksız evlilik olur mu? • Bir insan neden aldatır? • Ayrılma sonrası nasıl toparlanacağım?

Douglas Adams : Otostopçunun Galaksi Rehberi - (5 Kitap Set) / The Hitchhiker's Guide to the Galaxy

Resim
TANITIM: Galaksinin Batı Sarmal Kolu’nun bir ucunda, haritası bile çıkarılmamış ücra bir köşesinde, gözlerden uzak, küçük ve sarı bir güneş vardır. Bu güneşin yörüngesinde, tamamıyla önemsiz ve mavi-yeşil renkli, küçük bir gezegen döner. Gezegenin maymun soyundan gelen canlıları öyle ilkeldir ki dijital kol saatinin hâlâ çok etkileyici bir buluş olduğunu düşünürler. Bu gezegenin şöyle bir sorunu vardı: Üzerinde yaşayan halkın büyük bölümü çoğu zaman mutsuzdu.Bu sorun için pek çok çözüm önerilmişti, ama bunların çoğu genellikle yeşil renkli küçük kâğıt parçalarının hareketleriyle ilgiliydi. Bu da tuhaftı, çünkü aslında mutsuz olanlar yeşil renkli küçük kâğıt parçaları değildi. Bu nedenle sorun varlığını sürdürdü; halkın çoğunun durumu kötüydü ve onların büyük bölümüyse sefildi, dijital kol saatleri olanlar bile. Her şeyden önce, ağaçlardan inmekle büyük bir hata ettiklerini düşünenlerin sayısı gün geçtikçe artıyordu. Yaklaşık iki bin yıl sonra, bir perşembe günü korkunç, aptal bir f...