Kristin Hannah : Mucizeler Yağarken


TANITIM: Bazen bağışlamak, umut etmek ve mucizelere inanmak gerekir… Hayatının en büyük ihanetine uğrayan, terk edilen ve çok zor bir yıl geçiren Joy Candellaro, Noel yaklaşırken hep hayalini kurduğu maceraya atılmaya karar verir. Kimseye haber vermeden bir uçak bileti satın alır ve hiç tanımadığı bir şehre doğru yola çıkar. Fakat beklenmedik bir şey olur ve Joy kendini bir anda büyülü yağmur ormanlarının yakınlarında, muhteşem bir gölün kıyısında yer alan bir balıkçı kulübesinde bulur. Kulübede yaşayan küçük Bobby, yakın zamanda kaybettiği annesinin acısıyla başa çıkamamaktadır. Yalnızca hayalî arkadaşıyla konuşan küçük çocuğun babası Daniel da oğluna yardım edemediği için acı çekmektedir. Joy ikilinin hayatına tesadüfen girerek onlara yollarını bulmalarında yardımcı olur ve böylece aralarında güçlü bir bağ kurulur. Joy eski hayatını geride bırakıp bu yeni dünyanın bir parçası olmak istediğini fark eder. Fakat bu gerçek olamayacak kadar güzel atmosferde yanlış bir şeyler vardır. Joy hayallerle gerçeğin arasında bocalarken umudun peşinden gitmeyi seçer ve bir mucizeye tanıklık eder.

"Mutluluk aşılayan, umut verici ve çok romantik bir hikâye…" 
-Hartford Courant-

"Kristin Hannah'nın şimdiye kadarki en iyi kitabı." 
-The Columbus Dispatch-

"Hannah kalbinizin en derinlerine dokunacak."
- Rendezvous-

"Bu dokunaklı ve duygusal hikâye kalbinizi ısıtacak." 
-Romantic Times-
                                             YORUMUM

Joy çok mutsuz çünkü kızkardeşini ve kocasını aldatırken yakalamış. Sonra da kızkardeşi hamile kalmış ve onu düğünlerine davet etmiştir. Joy o sinirle uçağa biniyor ama uçak kaza geçiriyor ve kendini kaza alanından uzaklaşırken buluyor. Bir eski pansiyona geliyor ve oradaki küçük çocuk Bobby onu karşılıyor. Bobby ve onun babası olan Danny ile yaşamaya başlıyor. Bobby 'nin annesi ölmüş o yüzden babası burayı satıp gitmek için çabalıyor ama çocuk istemiyor. Bobby ve Joy çok eğleniyorlar. Sonrasında bizi büyük bir sürpriz bekliyor. 
Hikaye sürükleyiciydi ondan şüphe yok ama biraz fantastik olmuş. Bunda kötü bir şey yok ama Kristin Hannah 'ın hikayeleri genelde gerçeğe yakın hikayelerdir. Tavsiye ederim.

                                                                       Sevgilerle,Uçurtma

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Herkese Merhaba!

Gabriel Garcia Marquez: Kırmızı Pazartesi / The Red Monday

Silvia Federici: Caliban ve Cadı Kadınlar, Beden ve İlksel Birikim