Philippa Gregory: Fırtına Habercileri (2. Kitap)


TANITIM: Karanlık Düzen adındaki gizli örgütün bir üyesi olan Luca Vero, dünyanın sonuna dair işaretler aramak ve bulduklarını Düzen'e bildirmek için Avrupa'da seyahat ederken yolu Piccolo kasabasına düştü. Kasabalılar batıl korkulara teslim olmuştu. Denizin, gökyüzünün, yabancıların, kısacası bilmedikleri her şeyin birer felaket habercisi olduğuna inanıyorlardı.


Luca, yolculuğunda yalnız değildi. Sadık dostu ve hizmetkârı Freize, kâtip Peder Peter, güzeller güzeli Leydi Isolde ve onun gizemli dostu ve hizmetkârı Ishraq da kasabadaki batıl korkular karşısında en az Luca kadar şaşkındı.



Beş arkadaş, tuhaf kasaba halkının yanı sıra, kendini aziz ilan eden bir çocuğun liderliğinde Kudüs'e ulaşmaya çalışan kalabalık bir çocuk ordusuyla da karşılaşınca işler iyice içinden çıkılmaz bir hâl aldı. Haçlı Seferi'ne soyunan çocukların lideri, denizin yarılacağına ve Kudüs'e dek güvenle yürüyeceklerine emindi. 



Ve hiçbiri ne kadar tehlikeli sularda yüzdüğünün farkında değildi.
"Gregory, gerilim dolu bir hikâyeye tarihin önemli dönemeçlerini ustalıkla işliyor. Bir Orta Çağ kasabasındaki Hıristiyanlık ve Müslümanlık çatışmasından besleniyor."
                                       YORUMUM

Evet, hikaye devam ediyor. Luca ve kafilesi bir kaç mucizeye tanık oluyorlar.
Doğanın yarattığı dalga  (tsunami) gizemini korurken, bir Müslüman gelip bunun cevabını bildiğini söyleyince Luca onu kıskanıyor. Bu kafirler Hristiyanlardan nasıl daha bilgili olabilirler? Orta Çağ 'nın bağnazlığına şahit oldukça ister istemez günümüz olayları beni düşündürdü. O zamanlar Müslümanlar ileri görüşlü durdurulamaz iken şu an geldiğimiz noktaya bakınca üzülüyorum. Bir kaç yüzyılda onlar bizim bilgileri kullandılar ve bizi kendilerine muhtaç ettiler. Yaşadığımız bölgeleri savaş alanına çevirdiler. Dinin bilginin önüne geçmesi ne kadar acı. Daha da kötüsü aynı dinden olmamıza rağmen birbirimize düşmanız.
Tavsiye ediyorum.

                                                           Sevgilerle, Aygül Demir

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Herkese Merhaba!

Gabriel Garcia Marquez: Kırmızı Pazartesi / The Red Monday

Silvia Federici: Caliban ve Cadı Kadınlar, Beden ve İlksel Birikim