Andre Maurois : İklimler

 


TANITIM:

Sahaflarda buldum bu romanın eski bir baskısını.
Varlık Yayınları'ndan çıkmıştı. 1967 yılında, Tahsin Yücel çevirisiyle.

Sayfalarını karıştırırken bir ithafla karşılaştım, şöyle diyordu: "Sevgilim, bu kitabı ilk defa on beş, bilemedin on altı yaşımda okudum. O kadar bayıldım ki, bir süre Odile oldum... Sonra kitap bir biçimde yok oldu. Unutmuştum. Geçen gün sahafta görünce bir heyecan, bir heyecan... Değişmemiş... Bence hâlâ en güzel aşk hikâyelerinden biri... Sana aldım".

Okuduğumda, ithafı yazana hak verdim. Hakikaten okuduğum en güzel aşk hikâyelerinden biriydi. "Her an yeni bir hayat serilir önümüze", "birdenbire gidişim sizi şaşırtmış olmalı" diyor ve "kaderlerimizle arzularımız hemen hiç bir zaman bağdaşmıyordu" diye bitiyordu kitap.

Helikopter'in ilk kitabı bu: Aşka âşık olanlar için tekrar yayınlıyoruz bu dünya güzeli kitabı, unutulmasın diye.


YORUMUM

Kitap iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümde Philippe Marcenat, İsabelle de Cheverny'ye Odile ile olan evliliğini anlatıyorPhilippe, Odile'yi tutkuyla seviyor ama karısı onu aynı şekilde sevmiyor. İkinci bölümde ise  İsabelle, Philippe'nin ikinci karısı olarak evliliklerini anlatıyor. Solange de bu evliliğin üçüncü ayağı oluyor. 

Yazar, bu romanı 1920'lerde yazmış. O dönemdeki Fransa'nın şatafat yaşayışı, ilişkileri çok iyi gözlemlemiş ve anlatmış. Kitap, karşılıksız aşkı mı anlatıyor? Bana göre, herkes aşk şiddetini kendine göre yaşıyor ve şekillendiriyor. Biz, aşık olduğumuz insanın da bizim kadar sevdiğini var sayıyoruz. Bazen de aşka sadık kalıp sevdiğimiz insanda aynı karşılığı bulamazsak da ilişkiye devam ediyoruz. Herkesin sevgi tanımı farklı olduğunu görürsek o zaman kendimizi bu kadar üzmeyiz. Aşık olduğumuzda kabul etmemiz gereken tek şey bu duygunun bizim hissettiğimiz kadardır. Karşıdaki insanın hisleri aynı derecede olmayacağının farkında olmamız gerekiyor. Tavsiye ederim.

"Yaşam nedir ki? Bir çamur damlası üstünde geçirdiğimiz kırk zavallı yıl. Nasıl olur da bunun tek bir dakikasını bile boşu boşuna sıkılmakla geçirmeye kalkarsınız?"

"İnsan gerçekten seviyorsa, sevdiği varlıkların yaptıklarına fazla önem vermemeli. Onlara gereksinimimiz vardır; yalnız onlar bizi vazgeçemeyeceğimiz bir havada yaşatabilirler."

"Hayatı çok ciddiye alıyorsunuz Dickie. Oysaki bir şey değil hayat."

                         Sevgilerle,@kitapdiari

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Herkese Merhaba!

Gabriel Garcia Marquez: Kırmızı Pazartesi / The Red Monday

Silvia Federici: Caliban ve Cadı Kadınlar, Beden ve İlksel Birikim