Kayıtlar

Gülseren Budayıcıoğlu : Kral Kaybederse

Resim
TANITIM: Avına av olan bir avcının hikâyesi… İnsanoğlu ilk çocukluk yıllarında yaşadıklarından çok etkilenir. Henüz tam ortaya çıkmamış bir heykel gibidir o; hayat da onu ince ince şekillendirmeye çalışan usta bir heykeltıraş… Alır eline keskiyi, usul usul oyar. Ama bazen keskiyi öyle bir savurur ki, bir parça kopuverir ve o parçayı bir daha kimse yerine koyamaz. Kendini hep dorukta görüyor ve asla aşağı düşmeyeceğini sanıyordu. Ama bir gün hayat elindeki keskiyi ona da savuruverdi ve onun da koptu yüreği… Oysa pek çok kadının gönlüne taht kurmuş bir kraldı o… Uzun süre ne kendi inandı tahttan indiğine, ne de kadınlar. Ama bir şeylerin değiştiğini yine de ilk hisseden kadınlar oldu; ona yıllarca köle gibi itaat eden kadınlar… Psikiyatrist Dr. Gülseren Budayıcıoğlu Kral Kaybederse romanında, doruklardan aşağı inmeyeceğini sanan bir avcının avına av olup yuvarlanışını, kendini sevilmeyeceğine inandırmış mutsuz bir kadının da trajik hayatı içinde avken nasıl avcı olduğunu anlatıyo

Ünal Güner: Kaderin Kodu

Resim
TANITIM:  Işığa tapmadan, karanlığa sapmadan... “Madde evreni” her an hareket halindedir ve her hareketin bir titreşimi vardır. Hareketlerinin, seçimlerinin, duygu, düşünce ve ifadelerinin de sana özgü bir titreşimi var... Senden yansıyanları, hayat aynasından kaderin olarak seyredersin. Kaderin kalemi dildedir. İfadelerinle hayatına neyi davet ettiğinin farkında mısın? Davranışların ve tutumun sana nasıl bir kader getiriyor? Başına gelen olaylar hangi konularda seni uyarıyor? Seçtiğin meslek sana ne anlatıyor? Bedenindeki sorunlar neyin habercisi? Yaşadığın kazaların içindeki mesajları okuyabiliyor musun? Gelecek planın sadece senin seçimlerinden mi oluşuyor? Sistem bütün bu konularla ilgili seninle konuşurken çok özel bir dil kullanır. Kâinatın bu özel diliyle iletişim kurabilmek için hayatın alfabesini biliyor olmak gerekir... Peki, nedir hayatın gizli dilinin alfabesi? Olaylar, durumlar, eylemler, seçimler, sözler ve ifadeler üzerinden hayatı o

Faruk Duman : İncir Tarihi

Resim
TANITIM: Görüp geçirdiğim olayları anlatmaya başlamamın, öyleyse, tek ve ikincil nedeni, bir kere, kaza eseri de olsa kalemi elime almış olmamdır. Bahanem yok; kendimi, yaşadığım şeylerle tanıdığım kişilerin, hayvanların, bitkilerin, gezip gördüğüm yerlerin, serin duvarlar arasına saklanmış iç açıcı odaların, birbirinden güzel kadınlarla bunların olağanüstü memeleriyle kalçalarının, Allahın belası bir hançerin, bu hançer tarafından kesilerek öksüz bırakılmış kolumun, bu kesik avucumda aylarca saklamayı başarabildiğim yüzüğün, leyleklerin, tilkilerin, fillerin, kaplanların ve bu kaplanlarla kutsal aslanlar üzerinde seyahat eden başka seyyahların, kitapların, bu kitapları okuyarak deliren acayip dervişlerin ve bütün bunları oturup yazmaya çalışan Zeyrek adlı bir kişinin bahanesi sayıyorum. Faruk Duman'dan, büyülü bir âleme kışkırtıcı bir yolculuk.

Nikos Kazancakis : Zorba / Zorba The Greek

Resim
TANITIM:  Zorba, Yunanlı ünlü yazar Nikos Kazancakis'in olgunluk dönemi ürünü (1946). Ağır ve suskunlukla yüklü geçen karanlık bir dönemin tadı buruk ilk meyvesi. Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgin ve büyük kişiliklerinden biri olarak çok tartışıldı, yanlış bilindi, az sevildi. Zorba adlı bu romanı, onun kendisiyle giriştiği bir tür sessiz hesaplaşma sayılabilir. Geçmişin, elden kayıp giden zamanın ve insanın temel yanılgılarının bir kez daha gözden geçirilmesidir bu roman. Zorba aracılığıyla Kazancakis özyaşamının yenilgiler ve soru işaretleriyle dolu bir bilançosunu çıkarır. Bu bağlamda ele alınınca, bu roman, Zorba ile yazarın yaşam öykülerinin çizili sınırları arasında sonsuz atkı ve çözgülerle sokunmuş büyülü bir kumaştır, denebilir; baştan sona sürekli bir arayışı, sonu gelmez çabaları yansıtan bir kanaviçedir; insanı arayışın serüvenidir... YORUMUM Alexis Zorba, yazara hayatı sevmeyi ve ölümden, korkmamayı öğre

Gregory Petrov : Beyaz Zambaklar Ülkesinde / The Land of the White Lilies

Resim
TANITIM:  Halkın hafızası hâlâ bir muammadır: Yüz yıl önce bütün Rusya’da yankılanan, ülkenin dört bir yanından hayran kalabalıkları kendine toplayan, ateşli gazete tartışmalarına yol açan Grigory Petrov isminin yüz yıl sonra artık sadece uzman tarihçilerin bildiği bir isim olacağı kimin aklına gelirdi... Grigory Petrov bir rahip olarak ünlendi. Parlak vaazları ve konuşmaları bütün Petersburg’da konuşuluyordu. Hatiplik yeteneği edebi yetenekle kaynaşmıştı. Filozof Rozanov şunları söyler onun için: “Kitap piyasasına hâkim olanın Tolstoy ve Maksim Gorki değil, rahip Petrov olduğu rahatça söylenebilir; Petersburg’da en sevilen, sıradan halk tarafından da sevilen bir vaiz o...” Petrov 1920 yılının sonunda Kırım’dan göç etti. Öldükten sonra bile ismini yaşatacak olan kitabını 1923 yılında yazdı. Kitap en az yazarınınki kadar şaşırtıcı olan maceralı bir hayat sürdü. Beyaz Zambaklar Ülkesi, Finlandiya’dır. Ama Petrov’un çok iyi bildiği ve uzun süre yaşadığı Finlandiya değil,

Jorge Amado : Tarçın Kokulu Kız / Gabriela, Clove and Cinnamon

Resim
TANITIM:  Jorge Amado, diğer romanlarında olduğu gibi bu yapıtında da kendisinin çok yakından tanıdığı Brezilya'nın o çok yönlü, tüm toplumsal baskılara, tutucu geleneklere başkaldıran, içlerinden geldiği gibi yaşayan, özgür ve ateşli insanlarını buluyoruz. Amado, bütün bu özellikleri 'Tarçın Kokulu Kız'ın baş kahramanı Gabriela'da şiirli, canlı, gerçekçi bir üslup ve unutulmaz bir ustalıkla canlandırmaktadır. Gabriela, bugüne dek edebiyatta görülen kadın kahramanların hemen hiçbirine benzemeyen, son derece çarpıcı, renkli, hayat dolu ve doğal olarak, içinden geldiği gibi yaşamaya çalışan bir halk kızı canlılığıyla uzun süre belleklerden silinmeyecek gibi... YORUMUM Yazar, natüralist romanı halk romanına dönüştürmüştür. Kitap, bir yandan toprak ağaları ve onlara karşı savaşan burjuvaların siyasal mücadelesini gerçekçi bir şekilde verirken bir yandan da bu havanın içinde yaşayan bir kentteki her sınıftan insanın hayatlarını en ince ayrıntılarına dek büyük us

Dr. David Burns: İyi Hissetmek: Yeni Duygudurum Tedavisi /Feeling Good: The New Mood Therapy

Resim
TANITIM:  İyi Hissetmek İyi Hissettiriyor  İşte size iyi bir haber; kendinizi kaygı, suçluluk, kötümserlik, erteleme, düşük benlik saygısı ve depresyonun diğer "dipsiz kuyu" lardan ilaçsız kurtarabilirsiniz!İYİ HİSSETMEK'te, psikiyatrisst David Burns duygularınızı harekete geçirecek ve hayata daha olumlu bakmanızı sağlayacak, bilimsel olarak test edilmiş teknikler sunuluyor.  Duygudurumunuzdaki dalgalanmaların nedenlerini anlayın Olumsuz fikirleri kafanızdan silip atın Suçluluk duygunuzla başa çıkın Sevgi ve onay bağımlılığınızın üstesinden gelin Özgüveninizi arttırın "Hiç bir şey yapmamak" ile baş edin Depresyonun acı veren girdabından kurtulun "Okunacak ve tekrar okunacak bir kitap!"  -Los Angeles Times- YORUMUM Kitabı uzun süredir okumak istiyordum ama nedense erteleyip durdum. Tam da hayatımda yolunda gitmeyen bir şeyler hissettiğim sırada bu kitabı elime aldım ve okumaya başladım. Çünkü iyi hisset