Kayıtlar

Gaye Boralıoğlu: Dünyadan Aşağı

Resim
  TANITIM: “Önümde belki bir dakika var, belki bin dakika.Belki bir gün var, belki bin gün... Geride ise yüzlerce hatayla, çok eksiklerle, dile gelmemiş suçlarla, telafi edilmemiş ihmallerle dolu bir hayat. Hangisini, ne ara düzelteceğim? Nereden başlayacağım kendi cennetimin yolunu döşemeye? Zamanla yarıştan galip çıkan var mıdır? Kader, insanın başına gelen değil midir? Bu sonsuz ihtimalli dünyada, Allah katında mükemmel bir düzenek kurmak mümkün müdür?Çok zor... İşim çok zor. En iyisi, çekyatta derin bir uyku.” Kıpırtılar, yanılgılar, yalanlar. Haliç’te olmayan dalgalar. Tek tek düşen harfler. Döke saça, döne döne dağılan Hilmi Aydın. İnsan dediğin… Yaralı bir hayvandır zaten. Dünyadan Aşağı, babalar ve oğulları, sesleri ve susuşları, riyakârlığı, şimdiyi ve geçmişi, parantezin içini anlatıyor. Kaç yalan bir cehennem eder? Gaye Boralıoğlu, su gibi akan berrak bir dille, seneler sonra dahi konuşulacak yeni bir roman karakteri resmediyor, sıradışı ve yanıbaşımızda.  

Saray Eminoğlu : Evlat Acısı Hep Taze

Resim
  TANITIM: Ah Nermin Hanım ah, oğlu gitti bu dünyadan, oğlu gitti de kendi kaldı mı sanki? Kalmadı, nefes aldı ama yaşamadı, yaşayamadı. Yüzünün güldüğünü bir daha gören olmadı. Yıllar geçti, ihtiyarladı, ya evlat acısı, o hep taze. Dilerim kimse yaşamasın, evlat acısı ihtiyarlamıyor. YORUMUM Yazarın ikinci kitabı. Bu kitabın en önemli olgulardan birisi öykülerin çoğu Corona günlerinde yazılması. Yazar, insanlarla yalnızca  börek ve çayını paylaşmıyor, onların dertlerine de ortak oluyor.  Gerçek insan hikayeleri. Onların dünyasına nüfus  ediyor ve hikayelerini dillendiriyor.  Gündemdeki olayları da kendi bakış açısıyla aktarıyor. Aslında tarihe not düşüyor. Öykü sevenlere tavsiye ediyorum.                           Sevgilerle, @kitapdiari

Şule İzgi Şahin: Romandrama

Resim
  TANITIM: Yarına kim kalacak? Yaşamını anlamlı hâle getiren, kendi varoluşsal sorumluluğu içinde kendinden dünyaya yaratıcı bir iz bırakan, yarına kalacak. İşte Romandrama ile, romanların sözünü Psikodrama'nın eylemi ile aynı çatı altında bütünleştiren kişiler, sıkıştıkları gündelik yaşam ritüelleri içinde koptukları varoluşlarına, kendileriyle kurdukları en değerli bağ olan içgörü kazanımı ile psikoterapötik iyileşme ve yaratıcı yazma cesareti ile dönerler ve yarına bir iz bırakırlar. Yarına kalmak; insanlığın varoluşsal ve en temel teması olarak kısa yaşamı kalıcı ve anlamlı hâle getirme arzusundan güç alır ve şekillenir. Unutamadığımız romanlar, karakterler ya da sahneler vardır. Kiminde hayatın anlamını buluruz, kimini yeniden kaleme almak isteriz. Binbir Gece Masalları'nın gücü, Şehrazat'ın her akşam yeniden yarattığı öykülerindeki ustalıklı anlatıcılığından gelir. Ne kadar derin ve ne kadar psikolojik donanımımız varsa o kadar karşı tarafın yüreğinde bir yer ediniriz

Fikret Yıldırım : Kendine Yabancı

Resim
  TANITIM: Kalabalığın içinde giderek yalnızlaşan ve kendine yabancılaşan Ela ile ezilmişlik içinde geçen geçmişine inat para ve güç ihtirasına kapılmış işkolik, zengin iş adamı Arif’in kesişen yolları ve tutkulu bir aşkın öyküsü… Yazar, romanında kahramanlar üzerinden aşkın gerçekliğini sorgularken bir yandan da varoluşu ve insan psikolojisini ele alıyor; kendine, diğerine ve yaşama yabancılaşma, belirsizlik, kaygı, korku, endişe, güç arayışı, yalnızlık ve boşluk duygusu… İlk çağ filozoflarından başlayıp günümüze kadar sorgulanan ve görünen o ki insanlık var olduğu sürece de sorgulanmaya devam edecek olan, “hayatın anlamını” aramak yerine “Hayatı nasıl anlamlı kılabiliriz?” sorusuna yazarın naçizane bir dokunuşu… 

Gary Chapman: Beş Sevgi Dili

Resim
                                                    TANITIM: Eğer sevginizi, eşinizin anlamadığı bir dilde ifade ediyorsanız, sevgi gösterdiğinizi hiç anlamayacaktır. Sorun iki ayrı dil konuşmanızdadır. Belki kocanız cesaret verici sözler duymak istiyor ama siz bir akşam yemeği pişirmenin onu neşelendireceğini düşünüyorsunuz. O kendisini hala kötü hissederken, siz hayrete düşüyorsunuz. Veya, belki de eşiniz, çocuklardan ve televizyondan uzakta sizinle beraber olmayı çok arzuluyor. Ona verdiğiniz çiçek de ona değer verdiğinizi anlatmıyor. "Beş Sevgi Dili"nde, nasıl olduğunu anlamadan, sevginin eşsiz dillerini konuşmayı, anlamayı ve eşinize sevginizi etkili bir şekilde gösterip, karşılığında gerçek sevgiyi bulmayı öğreneceksiniz.

Sebastian Fitzek: Ruh Kırıcı

Resim
  TANITIM: Üç genç kadın arkalarında hiçbir iz bırakmadan kaçırıldı. “Ruh Kırıcı” adıyla anılan psikopatın elinde geçirdikleri bir hafta üçünün de ruhunu öldürmeye yetti.   ONLAR ÖLDÜRÜLMEDİ, İŞKENCEYE DE UĞRAMADI. BAŞLARINA ÇOK DAHA KÖTÜSÜ GELDİ…   Kadınlar bulunduklarında ruhsal olarak çökmüşlerdi, kendi bedenlerinde tutsak gibiydiler. Peki, Ruh Kırıcı kurbanlarını bu hale getirmek için onlara ne gibi psikolojik işkenceler uygulamıştı? Ve onları neden öldürmeyip bu halde bırakıyordu? Lüks bir psikiyatri kliniğinde bulunan, hafızasını kaybetmiş Caspar, yolunun bu psikopatla kesişebileceğine hiç ihtimal vermezdi. Yine de kar fırtınası yüzünden Noel’den birkaç gün önce klinikte mahsur kalan hasta ve çalışanlar hiç ummadıkları bir tehlikeyle karşı karşıyaydı… Ruh Kırıcı aralarından biriydi ve bu sefer kurbanlarını öldürüyordu!    Buradan kaçış yok. Ve bir sonraki kurban içlerinden herhangi birisi olabilir…   “Fitzek beklenmedik tuzaklarla okurlara sofistike bir gerilim romanı sunuyor. Bu

Müjdat Ataman : 112-Öğretmenliğime Notlar

Resim
  TANITIM: Öğretmenlik; her günü bir diğerinden farklı, tekrarı olmayan muhteşem bir meslek ve uzun bir öykü. Öğretmenliğe yeni başlayanlar için yaşanmışlıklardan, örnek olaylardan yola çıkarak “akılda bulunsun” diyerek yazıyorum. Belli mi olur belki bir yerlerde, benzer şeyler yaşanır ve ön öğrenmeler işe yarar. Bu yolculuğun paylaştıkça güzelleşeceğine inananlardanız ve bizimki bu uzun öykünün giriş bölümünün dipnotları olsun. Öğretmenliğin “öğretmek ve öğrenmek” olduğunu söyleyen Müjdat Ataman, 112 Öğretmenliğime Notlar adlı kitabında deneyimlerinden gelen önerilerini paylaşıyor bizlerle.